ANLAŞILMAMAK

 İnsan bazı dönemlerinde özellikle sevdiği değer verdiği insanlar tarafından anlaşılmak ister. Biraz anlayış görmek ister. Lakin karşısında hiç tepki görmediği zaman bir üzüntü içinde bir burukluk yaşar. Çok yalnız hisseder kendisini. Konuşmanın bir anlamı olmadığını düşünür ve öylede yapar. Toplum içinde kalabalık artık onun için hiç bir şey haline bürünür. Bir yandan ağzını bıçak açmaz iken bir yandan hiç susmaz. Anlaşılmadığı için insanlarla değil sürekli kendisiyle konuşur. Çünkü yalnızlığında kendisiyle konuşması için bol bol zamanı vardır. Kendisiyle konuşup içini kemirdiği için toplum içinde suskun olur. Çünkü kendisiyle konuşmaktan insanlara sıra gelmez. En azından anlaşıldığını düşünen bir durum. Peki kendi kendini anlamayan ne yapacak? O kadar derine inersek şimdiye de çıkamayız.

 Suskun insanlar sadece utangaç çekingen özgüven eksikliği yaşayan insanlar değildir. Belkide anlaşılmadığı için konuşmaz. Artık anlaşılmayı beklemekten yorulmuştur ve daha fazla yorulmak istemez. Artık kendine doyana kadar kendisiyle başbaşadır. Fazlasıyla yalnızdır ve bunun farkında olup kabullenmekten başka bir şey yapmaz. Eğer onu anlayan değil onu anladığını hissettiren birisi çıkarsa karşısına onu ölene dek "kıymetlim" olarak görür. Tabi o da zamanla değişmezse malum çıkar Dünya'sı. Hiç kimse tanıdığımız gibi kalmıyor. Belkide bu yüzden anlaşılmıyoruz.  

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BİR İNSANIN HAYATINDA 2. SEÇENEK OLMAK

Askerde Berber Olmak

HAYATTA HER ŞEYİNİ KAYBEDERSİN FAKAT NEŞENİ KAYBETME